Translate

27 Mayıs 2015 Çarşamba

Saçmalama Serisi + Mahalle Dedikodusu

Selam arkadaşlar,

Eğer beni takip ediyorsanız saçmalamalarımı da sevmeniz gerekiyor zira bu sefer saçmalamıcam, başımıza gelen ilginç olayları aktarmaya devam edicem. Ya nerede alakasız salakça birşey var, bizi bulur. Çünkü bizde hiç şans yok. Şimdi size pazartesi sabahından beri peşimizi bırakmayan HOROZ hikayesini anlatacağım.

Pazar gecesi yattım yine 1-2 sularında. Sabaha karşı 4 - 4:30 gibi bir sesle uyandım. BEN NEREDEYİM oldum. Bu ses tabiki ÜÜRÜ Ü idi. Dedim herhalde rüya görüyorsun.(şuanda hala ötüyor allahın cezası). Horoz ısrarla ötmeye devam ediyordu. Tabiki kalktık annemle mutfakta buluştuk. Annem dediki "Bu bir şaka mı?" Gerçekten komikti. Bize mi öyle geliyordu yoksa İstanbul'un göbeğinde HOROZ mu vardı?

Oturdugumuz yer cok harika manyak olmasa da gerçekten İstanbulun tam ortası. Özdilek Kanyon ve Metrocity e 5 dk uzaklıkta falan. Sarıyerde yada Zekeriyaköyde otursak hadi bir derece belki mümkün böyle bir ses duymak diye düşünüyorum. Ama dört bir yanımız bina ve plazalar yani gerçekten köyde gibi uyandım.

Camdan annemle bir baktık, horozun birisi agacın tepesine çıkmış, bizim gözümüzün içine bakarak sinirli sinirli üüürü ü diyor. Böyle birşey olamaz rüya heralde diyorum. Ama annemle biz aşırı sinirlendik. Dedik bu horozları buraya kim getirdi. Tabiki belalı Bayburtlu karşı komşularımız yeni getirmişler. Hem de 2 tane. Bi o ötüyo bi o ötüyo arada da kavga atışması üüürü ü leşiyorlar. Bu karşı komşu köylü ve zengin. Köylü zengin ve kavgacı. Beni korkutuyorlar zaten. Kapılarının önünde 20 tane araba var mesela sokakta kimseye yer bırakmıyorlar ama aynı zamanda da horozları da var öyle bi garipler. Hayır herkesin bir köyü zaten var ama sen onu buraya nasıl entegre edebilirsin? O hayat tarzını Bayburtta bırakıp gelmen gerek senin. Bak nasıl sinirlendim yine ya. Mahallede herkes camlara çıkmaya başlamıştı. Biz annemle olayı çözmeye çalışıyorduk hava da aydınlanıyordu.

Bu köylüler almış horozları, bahçelerine bırakıp gitmişler. Horozlar da ötüp duruyor ama nasıl gür sesli. Sanarsın ki özellikle seçmişler bunları en çok bağıranından ver abi.

Biz dedik uyumamız lazım ne yapsak anne? Anneme bi baktım çeri domatesleri elime veriyor, VUR ŞU HOROZU diyor. VUR DA akıllansın sussun. Horozu akıllandırıcaz yani.. Neyse bana eğlence çıktı tabiki de bir sürü domates attım. Bazıları vurdu bazıları vurmadı ama horoz asla susmadı. Asla da agacın tepesinden inmedi. Yani koyar mı koskoca horoza. Hatta daaha da çığlık atmaya başladı.

Bu arada da bizim evde erzaklar hızla tukeniyordu. Nasıl bir elitlikse benim elime After Eight cukulatası geldi onu da attım ama susmadı annem aşırı kızdı " en sevdiğim şeyleri atmaya devam et bravo" diye :D  Annem buz mu atsak falan derken ben leblebi atayım dedim ama avucla atınca annem çok kızdı. "beyazları at bari ben sarıları seviyorum" dedi. Sabah sabah güldük evdeki herşeyi tukenttik yani ama horoz tabiki de hayatta vazgecmedi.



Sonra da biz vazgectik. .Uyuuyabildik mi hayır cünkü uyumanız imkansız. O kadar bagırıyo ki ımkansız. Bahcelerine de girilmiyor heryeri cevirmişler. İstanbulun ortasında sadece bizim başımıza gelir yani bu olay. Evde kimse de olmadıgı için sikayet de edemedik. Kaldık öyle.

Horozcu tandıklar bulup sorduk (arkadaşlar sakın horozcu tanıdıgınız mı var diye sormayın var işte :DDDD ) 2 tane horoz bir yerde durunca böyle eşşekler gibi hiç susmadan bagırırmış. Yani bunlar resmen bilerek yapmış. Zaten bunları bizim mahallede seven de yokmuş. Annem küçük bir mahalle anketi yaparak "Onları zaten seven yok kimse de konuşmuyormuş, çok kavgacılarmıs kimse istemiyor onları" dedi.Bunların bilerek bıraktıklarını düşünüyoruz yani.

 Pazartesinden beri uykusuzuz, her türlü öneriye açıgız. Bu işin artık hayvanseverlikle bir ilgisi kalmadı. Hayvanın da suçu yok ama,bizim de suçumuz yok yani.



Boncuklu tabanca satan bir yer varsa biliyosanız söyleyin alıcam ben çünkü bizim dayancak gücümüz kalmadı. Horoz suanda bu satırlar yazarken hala ötüyor :DDDD

allahın cezası


Arkadaşlar evet hayvanın ne günahı var ama bize de bir çıkış yolu göstermeniz lazım. Belediyeye mi şikayet etsek ama bence en güzel yöntem :

boncuklu tabanca


 Uykusuzlukla öpüyorum:(

Cansu




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder